Gebelik Takibi
Gebelik Takibi; Özellikle sabahları olan bulantı, yemek kokularına tahammülsüzlük, kusma, göğüslerde dolgunluk ve hassasiyet, sık idrara çıkma…
Gebelik Takibi; Beklenen adetin gecikmesi, özellikle sabahları olan bulantı, yemek kokularına tahammülsüzlük, kusma, göğüslerde dolgunluk ve hassasiyet, sık idrara çıkma, tükürük salgısında artış, halsizlik, yorgunluk, uykuya eğilim ilk gebelik belirtilerindendir. İlerleyen haftalarda östrojen hormon düzeylerinin artışına bağlı olarak artmış yumurta akı kıvamında ve kokusuz vajinal akıntı; koltuk altı, yüz, göbek çevresi, meme başı çevresi, göbek altı orta hat gibi bölgelerdeki deri renginde koyulaşma görülür.
Gebelik tanısı; geciken adetten hemen sonra evde yapılan idrar testi ile yada kanda gebelik tahlili ile koyulabildiği gibi, gebeliğin 6. haftasında yapılan vajinal ultrasonda rahim içinde gebelik kesesinin görülmesi ile de koyulabilir. Tanı koyulup kalp atışları da tespit edildikten sonra anne adayına detaylı kan ve idrar tahlilleri yapılır. Bunlar tam kan sayımı, TSH, açlık kan şekeri, tam idrar tahlili, bilinmiyorsa kan grubu, kan uyuşmalığı varsa indirect Coombs, hepatit markerları, anti HIV, toxoplazma, kızamıkçık ve vdrl testleridir.
Gebelik Takibi; Her kontrolde anne adayını kilosu ve tansiyonu ölçülür, mevcut gebelik haftasında olası bedensel ve ruhsal değişiklikler hakkında bilgilendirilir. Herhangi bir risk faktörü olmayan bir gebede ultrason uygulamasının tüm gebelik boyunca beş kez yapılması yeterli olmaktadır. İlk muayenenin 7-8. haftalarda yapılması; gebelik yaşı, embriyo sayısı, kalp atışı tayini ve dış ya da boş gebelik olup olmadığını saptamaya imkan tanır. Üçüncü ayda (11-14. hafta) fetusun ense kalınlığı ölçülür, burun kemiği varlığı değerlendirilir, duktus venozus doppler akımlarına bakılır ve rahim ağzının boyu ölçülür.
Gebelik Takibi; Bu haftada çift ikili test yapılmasını istiyorsa (sık görülen kromozom hastalıklarının tarama testi ); ultrasona ek olarak anne adayı laboratuvara kan verir. İkili testin yapılamadığı yada ek olarak gerekli görüldüğü durumlarda gebeliğin 16-18. haftalarında ultrason ile bebeğin ölçümlerinin alınması ve kan verilmesi yoluyla dörtlü test yapılabilir. İkili tarama testinin Down Sendromu’ nu saptama oranı %80-90; dörtlü tarama testin ise %70-80 civarındadır.Bu iki testin kombinasyonu yapıldığında ise bu oran %90 lara çıkmaktadır Bu testler tarama testleri olup tanı koymamaktadırlar. Testin yüksek riskli çıkması, bebeğin anomalili doğacağı anlamına gelmez fakat bu olasılığın artmış olduğunu gösterir. Hastalığın %100 tanısını koymak için, ailenin istemesi durumunda, tanı testi yapılır.
Tanı için 11-14 hafta arası koryon villus biyopsisi adı verilen işlemle bebeğin plasentasından ince bir iğne yardımı ile biyopsi alınır. Gebeliğin 15 – 20. haftalarında ise amniyosentez ismi verilen işlemle, yine ince bir iğne vasıtasıyla bebeğin suyundan örnek alınır. Bu işlemlerin az da olsa düşük riskleri vardır ve aileler ayrıntılı olarak bilgilendirildikten sonra onamları alınarak, isteyenlere gebelik haftasına göre bu iki kesin tanı testinden biri yapılır. Bunlara ek olarak anne kanında dolaşan fetus hücrelerinde kromozomların incelendiği fetal DNA testi ( NIPT ) de mevcut olup güvenirliliği %99 civarındadır.
Hamileliğin ilk üç ayı bittikten sonra her hangi bir risk yoksa hamile yogası, pilates, yüzme ve yürüyüş gibi egzersizlere başlanması faydalı olacaktır.
Gebelik Takibi; Gebeliğin ayında (22-24. hafta) bebekte yapısal anomalilerin yada kromozom hastalıklarının belirtisi olabilecek ultrason bulgularının varlığını tespit edebilmek, plasentanın yerini araştırmak ve rahim ağzı boyunu ölçmek için perinatoloji uzmanları tarafından 2. düzey ultrason uygulanır. Yedinci ayda (32. haftada) bebeğin büyümesini, gelişimini ve suyunu değerlendirmek için; dokuzuncu ayda (38.haftada) ise doğum zamanı gelen annenin ve bebeğin durumunun değerlendirilmesi için kendi doktorunuz tarafından ultrason muayenesi gerçekleştirilir.
Gebeliğin 24-28. Haftalarında glukoz tarama testi yapılması önerilir. Gebelik şekeri için yüksek riskli kadınlarda ise gebeliğin ilk üç ayında yapılır. Herhangi bir zamanda 50 gr glukoz içilerek 1 saat sonra kan verilir, yüksek çıkarsa ikinci basamak olarak 100 gr glukoz içilir ve 30.dk, 1. Saat ve 2. saatlerde kan verilir. Ya da tek basamaklı test tercih edilerek sabah aç karnına 75 gr glukoz içildikten sonra 1. ve 2. Saatlerde kan verilerek tanı koyulur.
Gebelik Takibi
Gebelik Takibi; Kan grubu Rh(-) annenin, eşi Rh(+) kan grubundan ise kan uyuşmazlığından bahsedilir. Bebeğin kan uyuşmazlığından etkilenip etkilenmediğini anlamak için indirekt coombs testi yapılır ve negatif çıkarsa bebeğin etkilenmediği düşünülerek sonraki gebeliklerde fetusun etkilenmemesi için 28. Haftada anneye kan uyuşmazlığı iğnesi (anti D immünglobulin ) yapılır.
Gebeliğin 32. haftasından sonra anne ve baba adayının birlikte katılacağı bir doğuma hazırlık eğitimine başlanması; doğum korkularını yenmek, nefes ve gevşeme egzersizlerini öğrenmek, ıkınma teknikleri, doğum pozisyonları, tıbbi müdahaleler hakkında bilgi sahibi olmak ve babayı da sürece aktif olarak dahil edebilmek adına çok yararlı olacaktır. Yine bu haftalarda perine masajına başlanması önerilir. Vajina ve anüs arasında bulunan ve perine adı verilen bölgede doğum sırasında bebeğin başı ve vücudu çıkarken normalin üzerinde bir gerilme meydana gelir. Bu da mesane, üreme organları ve bağırsakları destekleyen kasların bulunduğu bu bölgede kontrolsüz yırtık oluşumuna neden olabilir.
Rutin uygulanmamakla beraber; bazı durumlarda gerek duyulduğunda, perineye büyük ve iyileşmesi zor yırtıkları engelleme amaçlı epizyotomi adı verilen kesi yapılması gerekebilir. Fakat bölge yeterli elastikiyete sahipse kesi işlemine çoğunlukla gerek kalmaz. Anne adayının önerilen yağ ile kendi kendine evde yapacağı bu masaj perine dokusunu doğuma hazırlar, kontrolsüz yırtık oluşmasını engeller ve epizyotomi ihtiyacını azaltır.
Gebelik Takibi; 36. gebelik haftasından sonra haftada bir, 39. Gebelik haftasından sonra üç günde bir olmak üzere NST uygulamasına başlanır. Yaklaşık 20 dakika süren bu işlem sırasında bebeğin kalp atım hızı ve değişkenliği, rahimdeki kasılmalar ve bebeğin kalbinin bu kasılmalara verdiği cevaplar doktorunuz tarafından değerlendirilerek; bebeğin iyilik hali hakkında bilgi edinilmiş olur. Riskli gebelerde NST daha sık uygulanabilir. Tok karnına ve yan yatarak yapılması uygundur.
Gebelik Takibi; 38-39. haftalarda sıklıkla pelvik muayene yapılarak hem rahim ağzının olgunlaşması, bebeğin başının seviyesi, ve pelvisin doğuma uygunluğu değerlendirilir hem de siğil, uçuk, varis gibi başka patolojilerin olup olmadığı tespit edilir. Her şey yolunda ise bu haftadan sonra doğumun kendiliğinden başlaması beklenir. Doğum belirtileri ve ne zaman hastaneye gideceğiniz hakkında doktorunuz tarafından bilgi verilir.
Detaylı bilgi için iletişime geçebilirsiniz;
Instagram : drgulfemgulluoglu | Facebook: opdrgulfemgulluoglu